V – 3rd person feminine singular (form IV) imperfect verb PRON – 3rd person masculine singular object pronoun فعل مضارع والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الأبصار
ب ص ر | BṦR
ELÊBṦER
l-ebSāru
gözler
the visions
Elif,Lam,,Be,Sad,Elif,Re, 1,30,,2,90,1,200,
N – nominative masculine plural noun اسم مرفوع
وهو
|
WHW
vehuve
ve O
but He
Vav,He,Vav, 6,5,6,
REM – prefixed resumption particle PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun الواو استئنافية ضمير منفصل
يدرك
د ر ك | D̃RK
YD̃RK
yudriku
görür
(can) grasp
Ye,Dal,Re,Kef, 10,4,200,20,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb فعل مضارع
الأبصار
ب ص ر | BṦR
ELÊBṦER
l-ebSāra
gözleri
(all) the vision,
Elif,Lam,,Be,Sad,Elif,Re, 1,30,,2,90,1,200,
N – accusative masculine plural noun اسم منصوب
وهو
|
WHW
ve huve
ve O
and He (is)
Vav,He,Vav, 6,5,6,
REM – prefixed resumption particle PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun الواو استئنافية ضمير منفصل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |لَا: | تُدْرِكُهُ: O'nu görmez | الْأَبْصَارُ: gözler | وَهُوَ: ve O | يُدْرِكُ: görür | الْأَبْصَارَ: gözleri | وَهُوَ: ve O | اللَّطِيفُ: latiftir | الْخَبِيرُ: herşeyi haber alandır |
Kırık Meal (Harekesiz) : |لا LE | تدركه TD̃RKHO'nu görmez | الأبصار ELÊBṦERgözler | وهو WHWve O | يدرك YD̃RKgörür | الأبصار ELÊBṦERgözleri | وهو WHWve O | اللطيف ELLŦYFlatiftir | الخبير ELḢBYRherşeyi haber alandır |
Kırık Meal (Okunuş) : |lā: | tudrikuhu: O'nu görmez | l-ebSāru: gözler | vehuve: ve O | yudriku: görür | l-ebSāra: gözleri | ve huve: ve O | l-leTīfu: latiftir | l-ḣabīru: herşeyi haber alandır |
Kırık Meal (Transcript) : |LE: | TD̃RKH: O'nu görmez | ELÊBṦER: gözler | WHW: ve O | YD̃RK: görür | ELÊBṦER: gözleri | WHW: ve O | ELLŦYF: latiftir | ELḢBYR: herşeyi haber alandır |
Abdulbaki Gölpınarlı : Gözler onu göremez, o, gözleri görür, odur lütfü bol ve her şeyden haberdar.
Adem Uğur : Gözler O'nu göremez; halbuki O, gözleri görür. O, eşyayı pek iyi bilen, her şeyden haberdar olandır.
Ahmed Hulusi : Ebsar (görme - değerlendirme organları) O'nu idrak edemez; O, ebsarı idrak eder (değerlendirir)! "HÛ"; Latiyf'tir, Habiyr'dir.
Ahmet Tekin : 'Allah, gözleri ve akılları denetim ve idraki içine alırken, gözler Allah’ı dünyada göremez, akıllar dünyada ve âhirette Allah’ı kavrayamaz. O hikmetine nüfuz edilmeyen yüce varlıktır ve gizli-açık her şeyden haberdardır.'
Ahmet Varol : Gözler onu idrak edemez. O ise gözleri idrak eder. O latiftir, her şeyden haberdardır.
Ali Bulaç : Gözler O'nu idrak edemez; O ise bütün gözleri idrak eder. O, latif olandır, haberdar olandır.
Ali Fikri Yavuz : Hiç bir göz onu dünyada ihata ve idrak edemez. Fakat O, (ilmiyle) bütün gözleri (varlıkları) ihata eder. O, bütün incelikleri bilir, her şeyden haberdardır.
Bekir Sadak : Gozler O'nu gormez,O butun gozleri gorur. O Latif'tir, haberdardir.
Celal Yıldırım : Gözler O'nu kuşatıp göremez ; O, gözleri görüp kuşatır. O, lütuf sahibidir ve her şeyden haberlidir.
Diyanet İşleri : Gözler O’nu idrak edemez ama O, gözleri idrak eder. O, en gizli şeyleri bilendir, (her şeyden) hakkıyla haberdar olandır.
Diyanet İşleri (eski) : Gözler O'nu görmez, O bütün gözleri görür. O Latif'tir, haberdardır.
Diyanet Vakfi : Gözler O'nu göremez; halbuki O, gözleri görür. O, eşyayı pek iyi bilen, her şeyden haberdar olandır.
Edip Yüksel : Gözler O'na erişemez O, gözlere erişir. O Şefkatlidir, Haberdardır
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Gözler onu göremez, O ise bütün gözleri görür; O, lütuf sahibidir, her şeyden haberlidir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O'nu gözler algılamaz, O ise bütün gözleri idrak eder. O öyle latif ve öyle herşeyden haberdardır.
Elmalılı Hamdi Yazır : onu gözler idrâk etmez, gözleri o idrâk eder, öyle lâtif öyle habîr o
Fizilal-il Kuran : Gözler O'nu görmez, fakat O gözleri görür. O latiftir (algılanamaz) ve her şeyden haberdardır.
Gültekin Onan : Gözler O'nu idrak edemez; O ise bütün gözleri idrak eder. O latif olandır, haberdar olandır.
Hakkı Yılmaz : "Gözler O'na erişemez, O ise gözlere erişir; O, çok armağan sahibidir, her şeyden haberlidir. "
Hasan Basri Çantay : Ona gözler erişemez. O (nun ilmi) ise bütün gözleri ihaata eder. O, (kulları hakkında) gerçek rıfk-u lutf saahibidir. (Her şeyden de) haberdârdır.
Hayrat Neşriyat : Gözler O’nu idrâk edemez; fakat O, gözleri idrâk eder. Çünki O, Latîf (bütün incelikleri bilen ve nüfûz eden)dir, Habîr (herşeyden haberdâr olan)dır.
İbni Kesir : Gözler; O'na erişemez. O ise, bütün gözlere erişir. Ve O; Latif, Habir'dir.
İskender Evrenosoğlu : Görme hassaları onu idrak edemez. Ve O, görme hassalarını idrak eder. Ve O, lâtiftir, herşeyden haberdardır.
Muhammed Esed : Hiçbir beşeri görüş ve tasavvur Onu kuşatamaz, halbuki O her türlü beşeri görüş ve tasavvuru çevreleyip kuşatır: zira yalnız Odur (hikmetine) tam nüfuz edilemez olan, her şeyden haberdar bulunan.
Ömer Nasuhi Bilmen : Gözler O'nu (görüp) idrak edemez. O ise bütün gözleri idrak eder. Ve O latîftir, habîrdir.
Ömer Öngüt : Hiçbir göz O'na erişemez, ihata ve idrak edemez. Fakat O bütün gözleri ihata eder. O Lâtif'tir, her şeyden haberdardır.
Şaban Piriş : Gözler O’nu idrak edemez. O, gözleri idrak eder. O, lütfedendir, haberdar olandır.
Suat Yıldırım : Gözler O’na erişemez. O’nun ilmi ise bütün gözleri ihata eder.(Gözlerin görmediği her şeye nüfuz eden, her şeyden haberdar olan) latîf ve habîr O’dur.
Süleyman Ateş : Gözler O'nu görmez, O gözleri görür; O latif (gözle görülmez veya lutuf sâhibi), herşeyi haber alandır.
Tefhim-ul Kuran : Gözler O'nu idrak edemez; O gözleri idrak eder; O Latif'tir, herşeyden haberdardır.
Ümit Şimşek : Gözler Onu göremez; fakat O gözleri görür. Onun ilmi herşeyin bütün inceliklerine nüfuz eder; O herşeyden haberdardır.
Yaşar Nuri Öztürk : Gözler onu fark edip kavrayamaz. Oysaki O, gözleri görür/bilir. O Latîf'tir, lütfu çok olduğu halde kendisi görülemez; Habîr'dir, her şeyden haberdardır.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]