Hakkı Yılmaz Meali | |
(14-16) Ve Biz, sıkıştırılmış bulutlardan, kendisiyle taneler, otlar, sarmaş-dolaş bağlar ve bahçeler çıkaralım diye şarıl şarıl bir su indirdik. (78:14) | |
Kuşkusuz Ayırma günü kararlaştırılmış bir buluşma vakti olmuştur. (78:17) | |
"O gün Sûr'a üflenir; siz de hemen bölükler hâlinde gelirsiniz. "(78:18) | |
Gökyüzü de açılıp kapı kapı oluvermiştir. (78:19) | |
Dağlar da yürütülüp serap oluvermiştir. (78:20) | |
(21,22) Kuşkusuz cehennem, azgınlar için son varılacak yer olarak, gözetleme/pusu yeri olmuştur. (78:21) | |
Orada darlık/kıtlık içinde kalacaklardır. (78:23) | |
Orada bir serinlik ve içecek bir şey tatmazlar. (78:24) | |
(25,26) Ancak yaptıklarına uygun bir ceza olarak bir kaynar su ve irin tadarlar. (78:25) | |
Şüphesiz onlar, hesabı ummazlardı. (78:27) | |
Ve âyetlerimizi/alâmetlerimizi/göstergelerimizi yalanladıkça yalanladılar. (78:28) | |
Oysa Biz her şeyi yazarak saydık, döktük. –(78:29) | |
Haydi tadın! Bundan böyle size azaptan başka bir şey artırmayacağız.– (78:30) | |
(31-37) "Kesinlikle Allah'ın koruması altına girmiş kişiler için, Rabbinden; göklerin, yerin ve bu ikisi arasındakilerin Rabbinden; Rahmân'dan [yarattığı bütün canlılara dünyada çokça merhamet eden Allah'tan] bir karşılık ve yeterli bir bağış olarak korunaklar/ kurtuluş mekânları; sulak bağlar-bahçeler, üzümler, hepsi bir seviyede tomurcuklar; çiçek bahçeleri, dolu dolu su kapları vardır. Onlar, orada boş bir söz ve yalan duymazlar. –Onlar, O'nun huzurunda söz söylemeye güç yetiremezler.– "(78:31) |